to make shorter; to abbreviate

English - Turkish

Definition of to make shorter; to abbreviate in English Turkish dictionary

Related Terms

shorten

{f} kısaltmak

Ben dikiş dikmeyi sevmiyorum ama bu pantolonu kısaltmak zorundayım. - I don't like to sew, but I shall have to shorten these trousers.

shorten

kısmak

shorten

kasılmak

shorten

(fiil) kısaltmak, azaltmak, yelkeni sarıp küçültmek, yağ katarak kıvamına getirmek (un vb.), kısalmak, azalmak

shorten

kısalt

Onu kısalttırmalıyım. - I must have it shortened.

Bir çalışma günü hayatı 8 saat kısaltır. - A working day shortens life by 8 hours.

shorten

yağ katarak gevrekleştirmek

shorten

{f} yelkeni sarıp küçültmek

shorten

{f} kısalmak

shorten

{f} azalmak

shorten

{f} azaltmak

shorten

{f} yağ katarak kıvamına getirmek (un vb.)

shorten

kısal/kısalt

English - English

Definition of to make shorter; to abbreviate in English English dictionary

shorten

Hyphenation

to make shorter; to ab·bre·vi·ate