to make oneself ready; to get ready, make preparation

listen to the pronunciation of to make oneself ready; to get ready, make preparation
English - Turkish

Definition of to make oneself ready; to get ready, make preparation in English Turkish dictionary

prepare
{f} hazırlamak

Hazırlamak için biraz daha zamana ihtiyacım var. - I need a little more time to prepare.

Sunumumu hazırlamak zorundayım. - I have to prepare my presentation.

prepare
hazırlanmak

Konuşmaya hazırlanmak için çok az zamanım vardı. - I had little time to prepare the speech.

Test için hazırlanmak zorundayım. - I have to prepare for the test.

prepare
{f} düzenlemek
prepare
{f} donatmak
prepare
hazırla

Aşçı her gün farklı yemekler hazırlar. - The cook prepares different dishes every day.

En kötüsü için hazırlanmalısın. - You should prepare for the worst.

prepare
{f} hazırlık yapmak

Onun için hazırlık yapmak zorundayız. - We have to prepare for that.

Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var. - I need a little more time to prepare.

prepare
{f} yapmak

Şimdi onu yapmak için hazırım. - I'm prepared to do that now.

Hazırlık yapmak için biraz daha zamana ihtiyacım var. - I need a little more time to prepare.

prepare
prepare hazırla
prepare
{f} düzmek
English - English
prepare
to make oneself ready; to get ready, make preparation
Favorites