English - Turkish
Definition of to make one's way by blows or struggling in English Turkish dictionary
- buffet
- büfe
İki kişilik açık büfe öğle yemeği, lütfen.
-Two for the lunch buffet, please.
Büfede Koka-Kola fiyatı arttı.
-The price of Coca-Cola at the buffet increased.
- buffet
- {i} yumruk
- make one's way
- ileri gitmek
- buffet
- tokatlamak
- make one's way
- gitmek
- make one's way
- yolunu tutmak
- make one's way
- (Bir kişi) ileri gitmek, ilerlemek
- buffet
- vurmak
- buffet
- buffet karşı koy/tokatla
- buffet
- {f} mücâdele etmek
- buffet
- yumruk atmak
- buffet
- karşı gelmek
- buffet
- şok tesiri yapan ani bir olay
- buffet
- büfe,v.boğuş: n.tokat
- buffet
- {f} tokat atmak
- buffet
- {f} boğuşmak
- buffet
- mücadele ile ilerlemek
- buffet
- {i} boğuşma
- buffet
- {i} büfe içiminde verilen hafif yemek
- buffet
- {f} (about) hırpalamak; örselemek
- buffet
- {f} yumruklamak
- buffet
- büfe/açık büfe/tokat
- buffet
- (fiil) tokat atmak, yumruklamak, sarsmak, boğuşmak, mücâdele etmek
- make one's way
- ilerlemek
- make one's way
- başarılı olmak
Related Terms
English - English
Definition of to make one's way by blows or struggling in English English dictionary
- buffet
- make one's way
- To move forward, usually toward a destination or goal, physically or conceptually
- make one's way
- advance, move forward; succeed; overcome difficulties
Related Terms
to make one's way by blows or struggling
Turkish pronunciation
tı meyk wʌnz wey bay blōz ır strʌglîngPronunciation
/tə ˈmāk ˈwənz ˈwā ˈbī ˈblōz ər ˈstrəgləɴɢ/ /tə ˈmeɪk ˈwʌnz ˈweɪ ˈbaɪ ˈbloʊz ɜr ˈstrʌɡlɪŋ/
Resimler
Favorites