Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to make legitimate, lawful, or valid; esp

listen to the pronunciation of to make legitimate, lawful, or valid; esp
English - Turkish

Definition of to make legitimate, lawful, or valid; esp in English Turkish dictionary

legitimate
{f} meşrulaştırmak
legitimate
{s} akla uygun
legitimate
(Tıp) lejitimat
legitimate
meşru doğmuş
legitimate
yasal

Onların yasal sıkıntıları var. - They have legitimate gripes.

legitimate
{f} onaylamak
legitimate
{f} yasal hale getirmek
legitimate
(fiil) meşrulaştırmak, yasal hale getirmek, babası olduğunu onaylamak, onaylamak, haklı çıkarmak, mazur göstermek
legitimate
(sıfat) yasal, meşru, mantıklı, akla uygun, yerinde, haklı, soydan gelen
legitimate
{f} haklı çıkarmak
legitimate
{s} yasal, türel
legitimate
legitimate stage oyuncuların ve seyircilerin bir arada bulundukları canlı tiyatro
legitimate
{s} kabul edilmiş kurallara uygun
legitimate
kanuna uygun
legitimate
meşru olarak doğmuş
legitimate
{f} (çocuğun) nesebini tashih etmek
legitimate
(Tıp) Kanuna uygun, kanuni, meşru
legitimate
{s} soydan gelen
legitimate
{s} meşru olarak doğmuş, meşru
English - English
legitimate