to make fast

listen to the pronunciation of to make fast
English - Turkish

Definition of to make fast in English Turkish dictionary

secure
güvenliğini sağlamak
secure
(Kanun) teminat altına almak
secure
emniyete almak
secure
güvence altına almak
secure
güvende

Yeni işimde kendimi güvende hissediyorum. - I feel secure in my new job.

Fadıl kendini güvende hissetmiyordu. - Fadil wasn't feeling secure.

make fast
hızlandır
make fast
şamandıra
secure
güvencede
secure
şüphesiz
secure
kuşkusuz
secure
sıkı sıkı kapalı
secure
güvenli

Tüm tarayıcılar güvenli değil. - Not all browsers are secure.

Bu onların işlerinin güvenli olmasından dolayıdır. - This is because their jobs are secure.

secure
{f} güven altına al
secure
emin

Emniyet kemerinizin güvenle bağlanmış olduğundan emin olun. - Please make sure that your seat belt is securely fastened.

Güvenli ve emin hissediyorum. - I feel safe and secure.

make fast
sağlamlaştırmak
make fast
(Fiili Deyim ) 1- sıkıca bağlamak 2- sıkıca kapamak
make fast
kilitlemek
make fast
sıkmak
make fast
sıkı bağlamak
secure
{f} ele geçirmek, elde etmek
secure
{f} iyice kapamak
secure
ele geçirmek
secure
{f} sıkıca kapatmak
secure
tehlikeden uzak
secure
{s} sağlam

Diğerlerine yardım etmeden önce kendi maskeni sağlamlaştır. - Secure your own mask before helping others.

Garaj kapısını sağlama alın. - Secure the garage door.

to fast
oruç tutmak
English - English
secure
To secure a line
To attach a line to something so that it will not move
To tie onto