to make an investment in money, effort, or time before knowing one's chances

listen to the pronunciation of to make an investment in money, effort, or time before knowing one's chances
English - Turkish

Definition of to make an investment in money, effort, or time before knowing one's chances in English Turkish dictionary

ante
önce

Tom TV'yi evin önceki sahibinin çatıya monte ettiği antene bağladı. - Tom connected the TV to the antenna that the previous owner of his house had mounted on the roof.

İstanbul'un fethi, Amerika'nın keşfinden önce gelir. - The conquest of İstanbul antedates the discovery of America.

ante
(edat) önce
ante
önceki

Tom TV'yi evin önceki sahibinin çatıya monte ettiği antene bağladı. - Tom connected the TV to the antenna that the previous owner of his house had mounted on the roof.

ante
{f} ödemek
ante
ante uçlan
ante
(Tıp) Karşı
ante
{i} bop
ante
oyuna giriş para
ante
(Anatomi) (öntakı) ön, evvel
ante
{i} giriş

Lütfen ceketinizi giriş salonunda asın. - Please hang your coat in the anteroom.

ante
(isim) bop, pokerde kart almadan ortaya konulan para, giriş
ante
evvel
ante
{f} para koymak
ante
{f} para vermek
ante
ön

İstanbul'un fethi, Amerika'nın keşfinden önce gelir. - The conquest of İstanbul antedates the discovery of America.

Tom TV'yi evin önceki sahibinin çatıya monte ettiği antene bağladı. - Tom connected the TV to the antenna that the previous owner of his house had mounted on the roof.

ante
pokerde oyuna başlamadan evvel her oyuncu tarafından ortaya konulan para
ante
{f} para sürmek
ante
(Tıp) eveel; ön
English - English
ante
to make an investment in money, effort, or time before knowing one's chances

    Hyphenation

    to make an in·vest·ment in money, effort, or time be·fore know·ing one's chances

    Pronunciation

Favorites