Ben onun ABD vatandaşlığından vazgeçtiğine inanamıyorum. - I can't believe he renounced his U.S. citizenship.
Ben onun ABD vatandaşlığından vazgeçtiğine inanamıyorum.
I can't believe he renounced his U.S. citizenship.
O, sigara ve içki içmekten vazgeçti. - He renounced smoking and drinking.
O, sigara ve içki içmekten vazgeçti.
He renounced smoking and drinking.