Boğazımı incelemek için bir el feneri kullanırım.
- I use a flashlight to inspect my throat.
O, bu şehrin sanayisini incelemek için yakında buraya gelecek.
- He will come here soon to inspect the industry of this town.
Haftada bir kez anne oğlunun odasını denetler.
- Once a week, the mother inspects her son's room.
Bir servis elemanı bizim fırını denetledi.
- A serviceman inspected our furnace.