to long; to yearn

listen to the pronunciation of to long; to yearn
English - Turkish

Definition of to long; to yearn in English Turkish dictionary

earn
kazanmak

Tom daha çok para kazanmak için iş değiştirdi. - Tom changed jobs to earn more money.

Onlar para kazanmak istiyorlardı. - They wanted to earn money.

earn
{f} para kazanmak

Tom daha çok para kazanmak için iş değiştirdi. - Tom changed jobs to earn more money.

Çok para kazanmak için çok çalıştı. - He worked very hard to earn a lot of money.

earn
edinmek
earn
kazandır/kazan
earn
kazan

Tom şehirde yaşamak için yeterli para kazanıyor mu? - Does Tom earn enough money to live in the city?

Hayatını İngilizce öğreterek kazanıyor. - He earns his living by teaching English.

earn
{f} kazanmak; kazandırmak
earn
doğrultmak
earn
para kazandırmak
earn
kazanç elde etmek
earn
(Ticaret) (para) kazanmak
earn
{f} hak etmek
English - English
earn
to long; to yearn
Favorites