English - Turkish
Definition of to load or fill to excess; to load too heavily in English Turkish dictionary
- overload
- {f} aşırı yükle
Aşırı yüklenmiş güç panoları bir yangın tehlikesi olabilir.
-Overloaded power boards can be a fire hazard.
Beynim aşırı yüklenmiş.
-My brain is overloaded.
- overload
- {i} aşırı yük
Beynim aşırı yüklenmiş.
-My brain is overloaded.
Aşırı yüklenmiş güç panoları bir yangın tehlikesi olabilir.
-Overloaded power boards can be a fire hazard.
- overload
- (Tıp) yüklenme
- overload
- (Askeri) aşırı yüklü
- overload
- {f} fazla yükle
- overload
- fazla çıngı kullanmak
- overload
- {i} fazla yük
- overload
- {f} fazla doldurmak
- overload
- {f} fazla yüklemek
- overload
- fazla yüklemek veya doldurmak
- overload
- fazla elektrik kullanmak
- overload
- {i} fazla yü
- overload
- {i} fazla şarj
- overload
- {f} -e fazla yük yüklemek; (bagaj, küfe v.b.'ne) fazla yük koymak: Don't overload him! Sırtına fazla yük koyma!
- overload
- {f} elektrik
- overload
- Aşırı Yükleme
- overload
- aşırı yüklemek
Related Terms
English - English
Definition of to load or fill to excess; to load too heavily in English English dictionary
- overload
to load or fill to excess; to load too heavily
Hyphenation
to load or fill to excess; to load too hea·vi·lyPronunciation
Resimler
Favorites