Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
İfade özgürlüğü ciddi şekilde sınırlandı.
- Freedom of speech was tightly restricted.
Sınırlayıcı uygulamalar sanayiler için zararlı olabilir.
- Restrictive practices can be damaging for industries.
Bu yeni kanunun, özgürlüğünü kısıtlayacağını hissediyor.
- He feels this new law will restrict his freedom.
Bazı kısıtlamalar uygulanabilir.
- Certain restrictions may apply.
Sınırlayıcı uygulamalar sanayiler için zararlı olabilir.
- Restrictive practices can be damaging for industries.