to lengthen when pulled

listen to the pronunciation of to lengthen when pulled
English - Turkish

Definition of to lengthen when pulled in English Turkish dictionary

stretch
uzatmak

Ben bacaklarımı uzatmak istiyorum. - I want to stretch my legs.

stretch
{i} gerinme

Arabadan çıkmak ve gerinmek istiyorum. - I want to get out of the car and stretch.

Akşam karanlığında gerinme egzersizleri yapmayı seviyorum. - I like doing stretching exercises at dusk.

stretch
sündürmek
stretch
parça

Tom onu germeye çalıştığında hamur parçalandı. - The dough broke up when Tom tried to stretch it.

stretch
elastikiyet
stretch
gerilmek
stretch
geniş yer
stretch
aralıksız süre
stretch
yayılmak
stretch
uzam
stretch
(Askeri) İşlenen bir suç için hapis süresi
stretch
(Tıp) Germe, geriliş, gerginlik, zor
stretch
{f} abartmak
stretch
{i} hapis süresi
stretch
{i} genişleme
stretch
{i} esneme
stretch
{f} çekmek (çorap vb.)
stretch
açılmak
English - English
stretch
to lengthen when pulled

    Hyphenation

    to length·en when pulled

    Turkish pronunciation

    tı lengkthın hwen pûld

    Pronunciation

    /tə ˈleɴɢkᴛʜən ˈhwen ˈpo͝old/ /tə ˈlɛŋkθən ˈhwɛn ˈpʊld/
Favorites