to leave the ground and begin flight; to ascend into the air

listen to the pronunciation of to leave the ground and begin flight; to ascend into the air
English - Turkish

Definition of to leave the ground and begin flight; to ascend into the air in English Turkish dictionary

take off
{f} havalanmak

Havalanmak zorundayız. - We've got to take off.

Garip bir ses duyduğumda uçak havalanmak üzereydi. - The plane was about to take off when I heard a strange sound.

take off
{f} kaldırmak
take off
{f} alıp götürmek
take off
izne çıkmak
take off
üstünden elbise çıkarmak
take off
devam etmemek (salgın)
take off
giysiyi çıkarmak
take off
uçak havalanmak

Garip bir ses duyduğumda uçak havalanmak üzereydi. - The plane was about to take off when I heard a strange sound.

take off
çıkarmak (elbise vb)
take off
çıkart

Ceketini çıkart çünkü hava çok sıcak. - Take off your jacket because it's very hot.

Bir Japon evinin girişinde ziyaretçilerden genellikle ayakkabılarını çıkartmaları istenir. - At the entrance of a Japanese house, visitors are generally asked to take off their shoes.

take off
uçağın kalkması,kalkış
take off
{f} hareket etmek
take off
{f} öldürmek
take off
{f} kalk

Uçakların kalkışını izlemeyi severim. - I like watching planes take off.

Uçak kalkmak üzeredir. - The plane is about to take off.

take off
{f} taklidini yapmak
take off
{f} yola çıkmak
take off
{f} sıçramak
take off
(fiil) çıkarmak, götürmek, alıp götürmek, havalanmak, kaldırmak, öldürmek, inmek, ameliyatla almak, indirmek, taklidini yapmak, sıçramak, kalkmak, hareket etmek, yola çıkmak
take off
{f} inmek
English - English
take off

The plane has been cleared to take off from runway 3.

to leave the ground and begin flight; to ascend into the air
Favorites