to join together cut edges, especially of genes or other cellular components

English - Turkish

Definition of to join together cut edges, especially of genes or other cellular components in English Turkish dictionary

Related Terms

splice

(İnşaat) ek donatı

splice

(Askeri) birleştirme

splice

kaynak bağlantı

splice

ekleme

İki bölümü birlikte eklemek zordur. - It's hard to splice the two fragments together.

splice

bağlantı yeri

splice

{f} uç uca ekle

splice

uçlarını birbirine eklemek

splice

eklemek

İki bölümü birlikte eklemek zordur. - It's hard to splice the two fragments together.

splice

{i} iki ucunu birleştirme

splice

{f} evlendirmek

splice

{i} birbirine ekleme

splice

{f} birbirine eklemek

splice

{i} geçme

splice

{f} uçlarını birleştirmek

splice

{i} çok içki içme

splice

{i} ek yeri

splice

ekle

İki bölümü birlikte eklemek zordur. - It's hard to splice the two fragments together.

Bu iki parça ipi benim için birbirine ekler misin? - Could you splice these two pieces of rope together for me?

splice

{f} (iki ucu) birbirine bağlamak; (bant/film uçlarını) birbirine yapıştırmak

English - English

Definition of to join together cut edges, especially of genes or other cellular components in English English dictionary

splice

Hyphenation

to join to·geth·er cut edges, es·pe·cial·ly of genes or oth·er cel·lu·lar components