to introduce (something) suddenly or violently

listen to the pronunciation of to introduce (something) suddenly or violently
English - Turkish

Definition of to introduce (something) suddenly or violently in English Turkish dictionary

inject
enjekte etmek
inject
{f} yerleştirmek
inject
iğne vurmak
inject
içine katmak
inject
(Tıp) içitmek
inject
zerketmek
inject
enjekte et

Sami, Leyla'ya oldukça ağır bir meth dozu enjekte etti. - Sami injected Layla with a pretty heavy dose of meth.

Onların bana zehir enjekte ettiklerini düşünüyorum. - I think they've injected me with poison.

inject
{f} iğne yapmak
inject
enjektor
inject
{f} katmak, vermek
inject
şırınga et
inject
{f} şırınga etmek
inject
(Tıp) Şırınga ile sıvı sevketmek, zerk etmek, enjekte etmek
inject
{f} sokmak
inject
injector enjeksiyon yapan kimse veya şey
inject
{f} şırınga etmek, enjeksiyon yapmak
English - English
inject

Punk injected a much-needed sense of urgency to the British music scene.

to introduce (something) suddenly or violently
Favorites