Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to inherit; to succeed to

listen to the pronunciation of to inherit; to succeed to
English - Turkish

Definition of to inherit; to succeed to in English Turkish dictionary

heir
varis

Kraliçe Elizabeth'in herhangi bir doğrudan varisi yoktu. - Queen Elizabeth did not have any direct heir.

Kraliçe kral için bir erkek varis üretemekte başarısız oldu. - The queen failed to produce a male heir for the king.

heir
{i} mirasçı

Türkiye, Osmanlı Devleti'nin mirasçısıdır. - Turkey is the heir of Ottoman Empire.

Zengin tüccar çocuğu evlatlık aldı ve onu mirasçısı yaptı. - The rich merchant adopted the boy and made him his heir.

heir
kalıtçı
heir
(Kanun) kendisine miras kalan şahıs
heir
{i} vâris, mirasçı, kalıtçı
English - English
heir