Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to inherit; to succeed to

listen to the pronunciation of to inherit; to succeed to
English - Turkish

Definition of to inherit; to succeed to in English Turkish dictionary

heir
varis

Kraliçe Elizabeth'in herhangi bir doğrudan varisi yoktu. - Queen Elizabeth did not have any direct heir.

O bir varisi olmadan öldü. - He died without an heir.

heir
{i} mirasçı

Tom bir mirasçısı olmadan öldü. - Tom died without an heir.

Servet mirasçılar arasında eşit olarak bölündü. - The property was divided equally among the heirs.

heir
kalıtçı
heir
(Kanun) kendisine miras kalan şahıs
heir
{i} vâris, mirasçı, kalıtçı
English - English
heir