English - Turkish
Definition of to improvise music in English Turkish dictionary
- noodle
- (Eczacılık) Kesme makarna
- noodle
- {i} şehriye
Senin burnunda bir şehriye var.
-You have a noodle on your nose.
Çin şehriyesi yemek istiyorum.
-I want to eat Chinese noodles.
- noodle
- avanak
- noodle
- şerit halindeki makarna
- noodle
- {i} saksı
- noodle
- {i} k.dili. kafa
- noodle
- budala/şehriye
- noodle
- {i} budala
- noodle
- {i} kafa
- noodle
- budala veya sersem kimse
- noodle
- {i} erişte
Erişte mi yoksa pilav mı yemek istiyorsun?
-Do you want to eat noodles or rice?
Tom bir kase çabuk hazırlanan erişte yedi.
-Tom ate a bowl of instant noodles.
Related Terms
English - English
Definition of to improvise music in English English dictionary
- noodle
He has been noodling with that trumpet all afternoon, and every bit of it sounds awful.
to improvise music
Hyphenation
to im·pro·vise mu·sicTurkish pronunciation
tı împrıvayz myuzîkPronunciation
/tə ˈəmprəˌvīz ˈmyo͞ozək/ /tə ˈɪmprəˌvaɪz ˈmjuːzɪk/
Resimler
History
Favorites