to grow fat or corpulent; to grow plump, thick, or fleshy; to be pampered

listen to the pronunciation of to grow fat or corpulent; to grow plump, thick, or fleshy; to be pampered
English - Turkish

Definition of to grow fat or corpulent; to grow plump, thick, or fleshy; to be pampered in English Turkish dictionary

fatten
semirtmek
fatten
şişmanlat

Yediğin şişmanlatıcı yiyeceğin miktarını azaltmalısın. - You should cut down on the amount of fattening food that you eat.

Patates yemek şişmanlatıcı mıdır? - Is eating potatoes fattening?

fatten
{f} tombullaşmak
fatten
{f} şişmanlatmak
fatten
{f} yağlandırmak
fatten
{f} besiye çekmek
fatten
{f} yaşlanmak
fatten
{f} semirmek
fatten
{f} yağ bağlamak
fatten
semirt
fatten
{f} şişmanlamak
fatten
{f} yağlanmak
fatten
{f} gübrelemek
English - English
fatten
to grow fat or corpulent; to grow plump, thick, or fleshy; to be pampered
Favorites