Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
|
Yapmanız gereken bütün şey beni izlemektir.
- All you have to do is follow me.
Tom bizim kurallarımızı izlemek zorundadır.
- Tom has to follow our rules.
Biz onu takip etmek zorunda değiliz.
- We don't have to follow her.
Trafik kurallarını takip etmek önemlidir.
- Following traffic rules is important.
Bir lider mi yoksa bir takipçi misiniz?
- Are you a leader or a follower?
Sosyal görevliden Stevenson ailesi hakkındaki bilgiyi takip etmesi istedi.
- The social worker was asked to follow up the information about the Stevenson family.
Onların talimatlarına uymak zorundayız.
- We have to follow their instructions.
Her zaman kurallara uymak zorundayız.
- We always have to follow the rules.
Buradan canlı çıkmak istiyorsan, beni izle.
- If you want to get out of here alive, follow me.