to give in requital or recompense; to requite

listen to the pronunciation of to give in requital or recompense; to requite
English - Turkish

Definition of to give in requital or recompense; to requite in English Turkish dictionary

return
{f} dönmek

O Texas'a dönmek için Meksika başkentinden ayrıldı. - He left the Mexican capital to return to Texas.

Çocuğun planı, tıp öğrenimi yapmak ve bir doktor olarak Saint Croix'a dönmekti. - The boy's plan was to study medicine and return to Saint Croix as a doctor.

return
{f} iade etmek

Bir araba iade etmek istiyorum. - I'd like to return a car.

Ah! Tekrar unuttum! Bugün bir kitabı iade etmek için kütüphaneye gitmem gerekiyordu. - Ah! I forgot again! I was supposed to go to the library to return a book today!

return
geri gönderme
return
(Ticaret) geri çevirme

O onun aşkını geri çevirmedi. - He did not return her love.

return
getirmek (kar)
return
dönüp gelme
return
yanıt vermek
to give in
Teslim olmak
return
{i} seçim sonucu
return
{i} tazminat
return
{f} nüksetmek
return
{i} bülten
return
dönüş, dönmek dön
return
{f} misilleme yapmak
return
{f} geri gelmek
return
{f} yansıtmak
return
{i} karşılık

Karşılık olarak ne yapmak zorundayım? - What do I have to do in return?

Tom karşılık olarak ne istiyor. - What does Tom want in return?

return
{i} geriye gitme
return
{f} karar vermek [mahk.]
to give in
amana gelmek
English - English
return
to give in requital or recompense; to requite
Favorites