to give by way of increased possession (to any one); to bestow (on)

listen to the pronunciation of to give by way of increased possession (to any one); to bestow (on)
English - Turkish

Definition of to give by way of increased possession (to any one); to bestow (on) in English Turkish dictionary

add
{f} toplamak

Hesap makinesi kullanarak sayıları toplamak kolaydır. - It is easy to add numbers using a calculator.

Sayıları toplamak çok mutlu edicidir. - Adding up numbers is very uplifting.

add
toplamını almak
add
ilave etmek

Daha sonra yapmak istediğimiz şey biraz tuz ilave etmek. - What we want to do next is add some salt.

İlave etmek istediğin bir şey var mı? - Is there anything you'd like to add?

add
{i} ek
add
eklemek

Yorum eklemek kodu okumayı daha kolay hale getirir. - Adding comments makes it easier to read the code.

10'a 5 eklemek kolaydır. - It is easy to add 5 to 10.

add
{f} katmak
add
yekun çıkarmak
add
(Askeri) UZAT; İLAVE ET; KALDIR: Topçu veya deniz topçu atışı sırasında belirli bir gözetleme hattı üzerindeki mesafede bir arttırma yapılması gerektiğini belirten gözetleyiciler tarafından kullanılan bir atış tanzim terimi
add
(Avrupa Birliği) katma, ekleme, ilave
add
(fiil) eklemek, ilave etmek, karıştırmak, katmak, toplamak, artırmak
add
neticelenmek
add
{f} karıştırmak
add
ekle,v.ekle: n.ek
add
dili anlaşılmak
add
adder toplayan şey veya kimse
add
belli olmak
English - English
add
to give by way of increased possession (to any one); to bestow (on)
Favorites