Bize ne demek istediğini söyle.
- Tell us what you mean.
Bana ne demek istediğini söyle.
- Tell me what you mean.
Gerçeği anlatmak gerekirse o benim sevgilim.
- To tell the truth, she is my girlfriend.
O, eşine gerçeği anlatmakta tereddüt etmedi.
- He didn't hesitate to tell his wife the truth.
Bir taraftan seni yemeğe davet etmek için, diğer taraftan sana oğlumun evleneceğini söylemek için seni aradım.
- I called you, on the one hand to invite you out to eat, and on the other to tell you my son is going to get married.
Doğruyu söylemek gerekirse, ben senin baban değilim.
- To tell the truth, I am not your father.
Onu neden sevdiğini lütfen bana söyler misin?
- Could you please tell me why you love her?
İki kameradan hangisinin daha iyi olduğunu bana söyle.
- Tell me which of the two cameras is the better one.
Tom bilmek istediğini sana söylemez.
- Tom won't tell you what you want to know.
Onun bilmek istediğini Tom'un Mary'ye söylememek için iyi bir nedeni var.
- Tom has a good reason for not telling Mary what she wants to know.
Onun ne yapacağını tahmin etmek mümkün değil.
- There is no telling what he will do.
Ne düşündüğünü tahmin etmek mümkün değil.
- There is no telling what he is thinking.