to give a passionate character to

listen to the pronunciation of to give a passionate character to
English - Turkish

Definition of to give a passionate character to in English Turkish dictionary

passion
ihtiras

Çok ihtiraslı bir aşk macerasıydı. - It was a very passionate love affair.

passion
hastalık
passion
hırs

Hırs bizi güçlü yaptığı için biz düşmanlarımıza meydan okuruz! - We defy our foes, for our passion makes us strong!

Mary işi hakkında çok hırslı. - Mary is very passionate about her work.

passion
tutku

Onun pasta tutkusu var. - She has a passion for cake.

Matsutake mantarlarını tanıma sanatı benim tutkum oldu, bu tutku ona dair bir kitap yazmamla sonuçlandı. . - The art of recognizing matsutake mushrooms became my passion, culminating in my writing a book on it.

passion
düşkünlük
passion
ani öfke
passion
(Tıp) Kuvvetli his (heyecan, hırs, v.s.)
passion
{i} güçlü duygu; tutku; hırs
passion
(Tıp) Acı, ağrı, ıstırap
passion
{i} şehvet

Şiir sadece azap değildir; şiir sevgidir. Sıcak ve şehvetli tutkudur; o, devrim, romantizm ve hassasiyettir. - Poetry is not just torment; poetry is love. It is warm and sensual passion; it is revolution, romance and tenderness.

passion
hazreti isa'nın çarmıha gerildiğinde çektiği acı
passion
(Tıp) Merak, delilik
passion
{i} sevda, aşk
passion
{i} hiddet, öfke
English - English
passion
to give a passionate character to

    Hyphenation

    to give a pas·sion·ate char·ac·ter to

    Turkish pronunciation

    tı gîv ı päşınıt kerîktır tı

    Pronunciation

    /tə ˈgəv ə ˈpasʜənət ˈkerəktər tə/ /tə ˈɡɪv ə ˈpæʃənət ˈkɛrɪktɜr tə/
Favorites