English - Turkish
Definition of to form needles; to crystallize in the form of needles in English Turkish dictionary
- needle
- {f} iğnelemek
- needle
- dikiş makinesi iğnesi
- needle
- iğne valf
- needle
- enjektör iğnesi
- needle
- askıya alma
- needle
- ibre
İbre kuzeye doğru işaret ediyor.
-The needle is pointing toward the north.
Pusula ibreleri kuzeyi gösterir.
-Compass needles point to the north.
- needle
- tığ
- needle
- pikap iğnesi
- needle
- {i} şiş
Mary örme şişlerini çıkardı ve örmeye başladı.
-Mary pulled out her knitting needles and began to knit.
Mary örme şişlerini çıkardı ve örmeye başladı.
-Mary pulled out her knitting needles and started to knit.
- needle
- (fiil) dikmek, iğnelemek, sinirlendirmek, iğne ile delmek, alkol derecesini artırmak
- needle
- iğne,v.alay et: n.iğne
- needle
- iğne gibi şey
- needle
- çamlarda iğne yaprak
- needle
- {f} alkol derecesini artırmak
- needle
- {f} iğne ile dikmek
- needle
- (isim) iğne, enjektör, tığ, şiş, ibre
- needle
- {i} enjektör
- needle
- {i} örgü şişi
- needle
- (Tekstil) iğne; iğneyle dikmek Açıklama: İğne; İpliği şekillendiren, ilmek ve dolen haline getiren, aynı zamanda desenlendirmeye yardımcı olan ve doku sıklığının ayarlanmasına doğrudan etkili olan elemandır
- needle
- {i} (Botanik) iğneyaprak
Related Terms
English - English
Definition of to form needles; to crystallize in the form of needles in English English dictionary
- needle
to form needles; to crystallize in the form of needles
Hyphenation
to form needles; to crys·tal·lize in the form of Nee·dlesPronunciation
Resimler
Favorites