to form holes in, as a mole; to burrow; to excavate; as, to mole the earth

listen to the pronunciation of to form holes in, as a mole; to burrow; to excavate; as, to mole the earth
English - Turkish

Definition of to form holes in, as a mole; to burrow; to excavate; as, to mole the earth in English Turkish dictionary

mole
köstebek

O bir köstebek kadar kördür. - He is blind as a mole.

Korku dağlar için köstebek yuvaları alır. - Fear takes molehills for mountains.

mole
yersıçanı
mole
körsıçan
mole
muhbir
mole
Talpa europaea
mole
ajan
mole
{i} mol

Bir molekül atomlardan yapılmıştır. - A molecule is made up of atoms.

Bir su molekülünün iki hidrojen atomu ve bir oksijen atomu vardır. - A water molecule has two hydrogen atoms and one oxygen atom.

mole
(isim) ben, ben [anat.], köstebek, dalgakıran, mendirek, mol, grammolekül
mole
{i} (Zooloji) köstebek, körsıçan
mole
ben/köstebek/dalgakıran
mole
{i} dalgakıran
mole
{i} ben, leke
mole
{i} k.dili. köstebek, casus
mole
herhangi bir maddenin gramla çarpılan molekül ağır1ığ
mole
{i} mendirek
mole
(Tıp) Et beni, ben, nevus
mole
insan vücudunda leke
English - English
mole
to form holes in, as a mole; to burrow; to excavate; as, to mole the earth
Favorites