to form a dense cluster of leaves, a heart, especially of lettuce or cabbage

listen to the pronunciation of to form a dense cluster of leaves, a heart, especially of lettuce or cabbage
English - Turkish

Definition of to form a dense cluster of leaves, a heart, especially of lettuce or cabbage in English Turkish dictionary

heart
kalp

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı. - When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.

Kalp çarpıntısıyla, o kapıyı açtı - With her heart pounding, she opened the door.

heart
{i} yürek

Tom altın yüreklidir. - Tom has a heart of gold.

Sanki yıllarca birbirlerini görmemişler gibi İki insan yürekten tokalaşıyorlardı. - The two people were shaking hands heartily as if they had not seen each other for years.

heart
gönül

Ben seni gönülden destekliyorum. - I heartily support you.

Gözden ırak olan, gönülden ırak olur. - Far from eye far from heart.

heart
{i} cesaret

Cesaretini kaybetme, Tom. - Don't lose heart, Tom.

Ona gerçeği söyleyecek cesaretim yoktu. - I didn't have the heart to tell him the truth.

heart
iskambil kupa
heart
{i} vicdan
heart
heart disease : kalp hastalığı
heart
(Bilgisayar) kupa (iskambilde)
heart
(Tıp) kor

Bende korkunç mide yanması var. - I have horrible heartburn.

Bu, korkaklara göre değil. - It's not for the faint of heart.

heart
(Tıp) cor
heart
üzgün

Çok sayıda destek mektubu üzgün kalbimi rahatlattı. - Many letters of encouragement refreshed my sad heart.

Çok üzgündü ve kendini astı. - He was heartbroken and hanged himself.

heart
cücük
heart
kararlılık
heart
yüreklilik
heart
can damarı
heart
{i} orta kısım
heart
aşk

I heart you (I love you).

Kalbini aç; güzel aşk cümleleri yaz! - Open your heart; write beautiful love sentences!

Zeki bir adam bir kadını derinden sevse bile, ona olan aşkını asla göstermez, ama sadece onu yüreğinde tutar. - Even if an intelligent man loves a woman deeply, he will never show his love to her, but merely keep it in his heart.

heart
(Tıp) Kalb, cor. cordis
heart
{i} öz, can damarı
English - English
heart
to form a dense cluster of leaves, a heart, especially of lettuce or cabbage

    Hyphenation

    to form a dense clus·ter of leaves, a heart, es·pe·cial·ly of let·tuce or cab·bage

    Pronunciation

Favorites