to form a delineation of; to draught; to represent, as by a diagram

listen to the pronunciation of to form a delineation of; to draught; to represent, as by a diagram
English - Turkish

Definition of to form a delineation of; to draught; to represent, as by a diagram in English Turkish dictionary

plan
{f} planlamak

Planlamak için başarısız olma başarısız olmak için planlamadır. - Failing to plan is planning to fail.

Her şeyi planlamak zorundayım. - I have to plan everything.

plan
{f} plan yapmak

Ben çok fazla plan yapmaktan hoşlanmam. - I don't like to plan too much.

Daha iyi bir plan yapmak zorundayız. - We've got to have a better plan.

plan
düşünce

Yeni plan hakkında seninle aynı düşüncede değilim. - I can't agree with you with regard to the new plan.

plan
tasar

Tüm Amerikan işçilerinin yaklaşık yarısının iş yeri emeklilik tasarruf planına girişleri yok. - About half of all American workers do not have access to workplace retirement savings plan.

Planı nasıl tasarladı? - How did he work out the plan?

plan
josparını çizmek
plan
niyet
plan
kroki
plan
working plan ilk tasarı
plan
(Askeri) PLAN: Genellikle bir şehir veya çok küçük bir bölgenin çok büyük ölçekli haritası
plan
yol

Müttefik askeri liderler Japon planını yenmek için bir yol buldu. - Allied military leaders found a way to defeat the Japanese plan.

Biz onun yeni bir yol yapma planına karşı çıktık. - We opposed his plan to build a new road.

plan
plan plannerplan yapan kimse
plan
tertip

Tom için bir parti tertip ettim. - I planned a party for Tom.

plan
{i} plan, düşünce, niyet, maksat
plan
(İnşaat) plan, program
plan
{i} taslak
plan
niyet maksat
plan
{f} planını çizmek
plan
{i} proje

Yeni projeyi üç saat tartıştıktan sonra, Andrew'un planının en iyi olduğu sonucuna vardık. - Having discussed the new project for three hours, we concluded that Andrew's plan was the best.

Projeyi sorunsuz olarak daha ileriye götürmek için, biz planı birkaç kez revize ettik. - In order to progress the project smoothly, we have revised the plan several times.

plan
{f} tasarlamak, planlamak
English - English
plan