Sağlığının az olması onu seyahatten alıkoydu.
- Poor health prohibited him from traveling.
Kanun, reşit olmayanların sigara içmesini yasaklıyor.
- The law prohibits minors from smoking.
Silah ihracatı yasaklandı.
- The export of arms was prohibited.
Silah ihracatı yasaklandı.
- Weapons export was prohibited.
The restaurant prohibits smoking on the patio.