to flee, to escape

listen to the pronunciation of to flee, to escape
English - Turkish

Definition of to flee, to escape in English Turkish dictionary

fly
{i} uçuş

Bir kuşun gökyüzünde uçuşunu gördüm. - I saw a bird fly across the sky.

Elektrik prizinden uçuşan kıvılcımlar var. - There are sparks flying out of the electric socket.

fly
{i} olta sineği
fly
(Tekstil) uçuntu
fly
uçurmak

Uçurtmalar uçurmak tehlikeli olabilir. - Flying kites can be dangerous.

Uçak uçurmak için ehliyetin var mı? - Do you have a license to fly a plane?

fly
uçmak

Ben bulutların üzerinde uçmak istiyorum. - I want to fly above the clouds.

Uçmak için kanatlarım olsaydı, onu kurtarmaya giderdim. - If I had wings to fly, I would have gone to save her.

fly
tüymek
fly
-den kaçmak
fly
uçup gitmek
fly
jet gibi gitmek
fly
beysbol vurulup havaya kaldırılan top
fly
{f} kaçmak
fly
{i} açıkgöz
fly
{f} atlayarak aşmak
fly
(fiil) uçmak, uçuşmak, dalgalanmak, havalanmak, savrulmak, saçılmak, atılmak, kaçmak, firar etmek, uçurmak, uçakla gitmek, atlayarak aşmak, üzerinden atlamak
fly
{f} çok çabuk gitmek
fly
{f} atılmak
fly
(Tıp) İki kanatlı küçük böcek, sinek
fly
sürat regülatorü
fly
{f} firar etmek
English - English
fly
to flee, to escape
Favorites