Dikkat! Gelen bir araba var.
- Look out! There's a car coming.
Yankesicilere dikkat et.
- Look out for pickpockets.
Tom'un çıkarlarını gözetmek zorundayım.
- I have an obligation to look out for Tom's interests.
Tom'un çıkarlarına dikkat etmek zorundayım.
- I have an obligation to look out for Tom's interests.
Tom'a dikkat etmek zorunda kalacaksın.
- You'll have to look out for Tom.
Tom'un çıkarlarını gözetmek zorundayım.
- I have an obligation to look out for Tom's interests.
Gitmek ve dışarıya bakmak için kalktım.
- I got up to go and look outside.
Dışarıya bakmak için ikisi de pencereye gitti.
- The two went to the window to look outside.
Then she straightened the kitchen, lit the lamp, mended the fire, looked out the washing for the next day, and put it to soak.