English - Turkish
Definition of to fill or cover with careless or worthless writing in English Turkish dictionary
- scribble
- {f} karalamak
- scribble
- karalama
Bütün duvar boyunca karalamalar vardı.
-There were scribbles all along the wall.
- scribble
- {i} çiziktirme
- scribble
- çızıktırmak
- scribble
- kötü el yazısı
- scribble
- çiziktirmek
- scribble
- çırpıştırmak
- scribble
- çalakalem yazıvermek
- scribble
- {i} kötü yazı
- scribble
- {f} kabartmak (yün)
- scribble
- karala
Tom not defterine bir şey karaladı.
-Tom scribbled something on his notepad.
Tom defterine bir şeyler karalamıştı.
-Tom scribbled something in his notebook.
- scribble
- acele ile yazılmış yazı
- scribble
- (isim) kargacık burgacık yazı, karalama, çiziktirme
- scribble
- {f} ditmek (yün)
- scribble
- karmaşık yazı
- scribble
- anlamsız yazı ve çizgiler
- scribble
- {f} kargacık burgacık yazmak
- scribble
- {f} karalamak, çiziktirmek, çabuk ve kötü bir el yazısıyla yazmak
Related Terms
English - English
Definition of to fill or cover with careless or worthless writing in English English dictionary
- scribble
to fill or cover with careless or worthless writing
Hyphenation
to fill or co·ver with care·less or worth·less wri·tingTurkish pronunciation
tı fîl ır kʌvır wîdh kerlıs ır wırthlıs raytîngPronunciation
/tə ˈfəl ər ˈkəvər wəᴛʜ ˈkerləs ər ˈwərᴛʜləs ˈrītəɴɢ/ /tə ˈfɪl ɜr ˈkʌvɜr wɪð ˈkɛrləs ɜr ˈwɜrθləs ˈraɪtɪŋ/
Resimler
History
Favorites