to fend away, appoint, intrust, depute

English - Turkish

Definition of to fend away, appoint, intrust, depute in English Turkish dictionary

Related Terms

delegate

{i} temsilci

Konferansa birçok ülkeden temsilciler katıldı. - Delegates from many countries participated in the conference.

delegate

{f} görevlendirmek

delegate

murahhaslık

delegate

temsilci olarak görevlendirmek/atamak

delegate

delege olarak göndermek

delegate

yetki aktar

delegate

(fiil) delege atamak, delege olarak yetkilendirmek, ihale etmek

delegate

{i} vekil

delegate

{i} elçi

delegate

(Askeri) DELEGE: Kendisine belirli yetkiler verilerek bir yere veya birinin yanına temsilci olarak gönderilen kimse

delegate

yetki vermek, nesne sahibi adına çalışan

delegate

{f} delege atamak

delegate

{f} havale etmek, devretmek

delegate

{f} ihale etmek

delegate

{i} delege

Delegeler konuyla ilgili oy kullandı. - The delegates voted on the issue.

Delegeler derhal oylarını kullandılar. - The delegates voted immediately.

delegate

{i} (del'ıgît, del'ıgeyt) delege, temsilci; elçi; vekil

English - English

Definition of to fend away, appoint, intrust, depute in English English dictionary

{v} delegate

Hyphenation

to fend away, appoint, intrust, de·pute