to fasten or confine with splinters, or splints, as a broken limb

listen to the pronunciation of to fasten or confine with splinters, or splints, as a broken limb
English - Turkish

Definition of to fasten or confine with splinters, or splints, as a broken limb in English Turkish dictionary

splinter
paramparça etmek
splinter
{i} kıymık

Avucumun içinde bir kıymık var. - I have a splinter in the palm of my hand.

El tırnak altları, kıymık batmasının en acı verdiği yerlerden biridir. - One of the most painful places to get a splinter is under the fingernail.

splinter
paramparça olmak
splinter
ufak gruplara bölmek
splinter
ufak gruplara bölünmek
splinter
bölüntü
splinter
(isim) kıymık
splinter
ince ve ufak tahta parçası
splinter
{f} parçalanmak
splinter
(Tıp) Deri içine saplanan sivri uçlu küçük tahta, metal, cam v.s. parçası, kıymık
splinter
{f} dağılmak
splinter
{f} parçalamak
splinter
parçalan/parçala
splinter
(Tıp) Kırık sonucu kemikten ayrılan sivri uçlu küçük parça, sivri kırık parçası
splinter
kıymıklı
splinter
{f} yarmak (uzun)
English - English
splinter
to fasten or confine with splinters, or splints, as a broken limb
Favorites