to familiarize with a situation or circumstance

English - Turkish

Definition of to familiarize with a situation or circumstance in English Turkish dictionary
orient: {f} yönlendirmek
orient: doğuya ait
orient: {f} yönelt
orient: {f} yöneltmek
orient: (sıfat) doğu, doğuya özgü, doğan
orient: doğan/doğu
orient: {s} doğuya özgü
orient: {s} doğan
orient: parlak
orient: {f} doğuya doğru yapmak
orient: doğuya yöneltmek
orient: yükselen
orient: göğün doğu kısmı
orient: (Askeri) AYARLAMAK: Bir hava fotoğrafını okurken, fotoğrafı çekildiği anda ışığın geldiği istikametteki bir ışık açısında tutmak
orient: incinin üzerindeki açık mavi parlaklık
orient: {f} doğrultmak
orient: alışmak
orient: genellikle Asya memleketleri
orient: parıltılı

English - English

Definition of to familiarize with a situation or circumstance in English English dictionary: orient
Give him time to orient himself within the new hierarchy.

to familiarize with a situation or circumstance

Hyphenation

to fa·mil·iar·ize with a si·tu·a·tion or cir·cum·stance

tı fımîlyırayz wîdh ı sîçueyşın ır sırkımstäns

/tə fəˈməlyərˌīz wəᴛʜ ə ˌsəʧo͞oˈāsʜən ər ˈsərkəmˌstans/ /tə fəˈmɪljɜrˌaɪz wɪð ə ˌsɪʧuːˈeɪʃən ɜr ˈsɜrkəmˌstæns/

History

Favorites