to excite scruples in; to cause to scruple

English - Turkish

Definition of to excite scruples in; to cause to scruple in English Turkish dictionary

Related Terms

scruple

şüphe

scruple

kaçınmak

scruple

vicdanı el vermemek

scruple

bilinç

scruple

ahlak ilkesi

scruple

{i} (vicdanın elvermemesinden ileri gelen) tereddüt, şüphe

scruple

bilinç/vicdan

scruple

{i} vicdan

Sizin vicdanınız yok. - You have no scruples.

scruple

{i} vicdanı elvermeme

scruple

(Tıp) Yirmi grain'lik ve üçü bir grama gelen eczacı tartısı (1.296 gram)

scruple

(isim) vicdan, endişe, vicdanı elvermeme, eczacı tartı birimi

scruple

tereddüt et

scruple

{f} vicdanı elvermemek

scruple

{i} endişe

scruple

{f} tereddüd etmek

scruple

tereddüt

English - English

Definition of to excite scruples in; to cause to scruple in English English dictionary

scruple

Hyphenation

to ex·cite scruples in; to cause to scru·ple