Select Keyboard:
Türkçe ▾
  1. Türkçe
  2. English
  3. العربية
  4. Dansk
  5. Deutsch
  6. Ελληνικά
  7. Español
  8. فارسی
  9. Français
  10. Italiano
  11. Kurdî
  12. Nederlands
  13. Polski
  14. Português Brasileiro
  15. Português
  16. Русский
  17. Suomi
  18. Svenska
  19. 中文注音符号
  20. 中文仓颉输入法
X
"1234567890*-Bksp
Tabqwertyuıopğü,
CapsasdfghjklşiEnter
Shift<zxcvbnmöç.Shift
AltGr

to exchange the services of for remuneration

listen to the pronunciation of to exchange the services of for remuneration
English - Turkish

Definition of to exchange the services of for remuneration in English Turkish dictionary

hire
{f} kiralamak

Onları kiralamak benim fikrim değildi. - It wasn't my idea to hire them.

Onlar bisiklet kiralamak istiyorlar. - They would like to hire bicycles.

hire
{i} kira

Tom kiralık bir katil tarafından öldürüldü. - Tom was killed by a hired assassin.

Tom bir dedektif kiralamak istedi. - Tom wanted to hire a detective.

hire
(Ticaret) işe almak

Tom çocuklarına bakması için Mary'yi işe almak istedi. - Tom wanted to hire Mary to take care of his children.

Şirket 20 kişiyi işe almak istiyor. - The company wants to hire 20 people.

hire
{i} kiralama

Kimi kiralamayı planlıyorsun, bilmem gerek. - I need to know who you plan to hire.

Bazı yeni garsonlar kiralamak zorunda kalabiliriz. - We might have to hire some new waiters.

hire
(Ticaret) icar ve isticar
hire
(Ticaret) iş vermek
hire
{i} ücret

Onu ücretle çalıştırmak benim fikrim değildi. - It wasn't my idea to hire him.

Garajımızı boyaması için Tom'u ücretle tuttuk. - We've hired Tom to paint our garage.

hire
{i} kiralık

Leyla eski kocasını öldürmek için bir kiralık katil tuttu. - Layla hired a hitman to kill her former husband.

Tom kiralık bir katil tarafından öldürüldü. - Tom was killed by a hired assassin.

hire
for hire kiralık
hire
ücret verip tutmak
hire
(Ticaret) icar
hire
{f} ücretle çalıştırmak

Onu ücretle çalıştırmak benim fikrim değildi. - It wasn't my idea to hire him.

hire
{f} tutmak

Tom ikimizi de tutmak istedi, ancak yalnızca bizden birini tutabileceğini söyledi. - Tom wanted to hire us both, but he said he could only hire one of us.

Onu tutmak benim fikrim değildi. - It wasn't my idea to hire her.

hire
hired hand ücretli işçi
hire
kiralama/kira
English - English
hire

They hired out their basement for Inauguration week.

to exchange the services of for remuneration

    Hyphenation

    to ex·change the ser·vic·es of for re·mu·ne·ra·tion

    Turkish pronunciation

    tı îksçeync dhi sırvısız ıv fôr rîmyunıreyşın

    Pronunciation

    /tə əksˈʧānʤ ᴛʜē ˈsərvəsəz əv ˈfôr rəˌmyo͞onərˈāsʜən/ /tə ɪksˈʧeɪnʤ ðiː ˈsɜrvəsəz əv ˈfɔːr rɪˌmjuːnɜrˈeɪʃən/
Favorites