Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
to enslave; to bring into bondage; to restrain; to confine
English - Turkish
Definition of
to enslave; to bring into bondage; to restrain; to confine
in English Turkish dictionary
Related Terms
yoke
(Tekstil)
basen kısmı
yoke
(Tekstil)
etekte üst kısım
yoke
bağlantı demiri
yoke
birleştirmek
yoke
gömlekte roba
yoke
(Mekanik)
mafsal çatalı
yoke
bağlamak
yoke
boyunduruğa koşmak
yoke
birlikte çalışmak
yoke
(Nükleer Bilimler)
kelepçe
yoke
hizmet
yoke
{f}
bağlanmak
yoke
{f}
koşmak
yoke
{f}
evlendirmek
yoke
(İnşaat)
çatal
yoke
yoke of oxen bir çift öküz
yoke
(isim) boyunduruk, bağ, evlilik bağı, çift, satıcı omuz sırığı
yoke
çalışmak
English - English
Definition of
to enslave; to bring into bondage; to restrain; to confine
in English English dictionary
yoke
to enslave; to bring into bondage; to restrain; to confine
Hyphenation
to enslave; to bring in·to bondage; to restrain; to con·fine
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
to enslave; to bring into bondage; to re..
yüreği buran olay: it was a wrench for
el ile vurmak
More...
Clear
Favorites
More...
Clear