to engage, as a soldier; to enlist

listen to the pronunciation of to engage, as a soldier; to enlist
English - Turkish

Definition of to engage, as a soldier; to enlist in English Turkish dictionary

list
liste

Bu oyunlar yetişkin kategorisi altında listelenmiş. - These games are listed under the adult category.

Şarap listesini görebilir miyim? - Can I see the wine list?

list
{i} geminin yan yatması
list
listeye geçirmek
list
(Bilgisayar) döküm
list
listesini yapmak

Yapmam gereken şeylerin bir listesini yapmak zorundaydım. - I had to make a list of things I needed to do.

Alınacak şeylerin bir listesini yapmak zorundaydım. - I had to make a list of things to buy.

list
{f} listele

Alışverişe gitmeden önce her zaman ihtiyaçlarımı listelerim. - I always list what I need before I go shopping.

İsimler alfabetik sıraya göre listelenmiş. - Names are listed in alphabetical order.

list
çift pullu sabanla sürmek
list
yan yat/listele
list
geminin yan yatmas
list
{f} yan yatmak
list
kenar çekmek
list
yarışma yeri
list
yan yatma/liste
list
{i} kumaş kenarı
list
liste,v.listele: n.liste
list
(isim) liste, kumaş kenarı, geminin yan yatması, cetvel
list
{i} liste, cetvel, dizin, fihrist
English - English
list
to engage, as a soldier; to enlist
Favorites