Tom daha çok para kazanmak için iş değiştirdi.
- Tom changed jobs to earn more money.
Haksız kazançlar kısa ömürlüdür.Gerçek para yapmanın tek yolu her kuruşu kazanmaktır.
- Ill-gotten gains are short-lived. The only way to make real money is to earn every penny.
Çok para kazanmak için çok çalıştı.
- He worked very hard to earn a lot of money.
Tom daha çok para kazanmak için iş değiştirdi.
- Tom changed jobs to earn more money.
Ebeveynlerinin görüşü onun kazancını aptal bir kıza harcadığı idi!
- His parents' view was that he was wasting his earnings on a silly girl.
Hayatını İngilizce öğreterek kazanıyor.
- He earns his living by teaching English.
Now that you are earning, you can start paying me rent.
You can have the s'mores: you earned them, clearing the walkway of snow so well.
My CD earns me six percent!.
He pulls in a lot of money.
... earn a decent profit? ...
... all the people who try to earn a living with writing. ...