to drop, flow or run gently, use a still

listen to the pronunciation of to drop, flow or run gently, use a still
English - Turkish

Definition of to drop, flow or run gently, use a still in English Turkish dictionary

distil
damıtmak
distil
özünü almak
distil
süzmek
distil
damıt

Biz suyumuzun tuzunu almak için güneş enerjili damıtma kullanırız. - We use solar-powered distillation to desalinate our water.

Şimdi bu suyu damıtacağız. - Now we will distill this water.

distil
imbikten çekmek
distil
(konu/vb.) özünü çıkarmak
distil
damit
distil
{f} biçimlenmek
distil
{f} imbikten geçmek
distil
(Tıp) Bir sıvıyı ısıtıp buhar haline getirdikten sonra tekrar soğutarak sıvı halinde toplamak, damıtmak
distil
{f} ayrıştırmak
distil
{f} süzülmek
distil
{f} damla damla akıtmak
distil
(fiil) ayrıştırmak, damıtmak; damlatmak, damla damla akıtmak; saflaştırmak; özünü çıkarmak; süzülmek; imbikten geçmek; biçimlenmek
distil
f., İng., bak. distill
distil
{f} damlatmak
distil
{f} özünü çıkarmak
English - English
{v} distil