Search
Translation
Games
Programs
Sign up
Log In
Settings
Blog
About Us
Contact us
Account
Log In
Sign up
Settings
English
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
Türkçe
Deutsche
Русский
العربية
ç
ı
ğ
ö
ş
ü
â
Online English Turkish and Multilingual Dictionary 20+ million words and idioms.
to draw; to entice; to allure
English - Turkish
Definition of
to draw; to entice; to allure
in English Turkish dictionary
Related Terms
toll
çınlama
toll
çan çalarak çağırmak
toll
çınlama/bedel/ücret
toll
köprü parası
toll
mürüriye
toll
(isim) çan sesi, saatin çalması, geçiş parası (köprü vs.), yol parası, yer parası, telefon ücreti, pay, değirmen hakkı
toll
{i}
geçiş parası
toll
{f}
vergi ver
toll
(yol/köprü/vb.) geçiş vergini
toll
çan sesi
toll
toll bridge geçiş ücreti alın
toll
avı cezbedecek hareketler yapmak
toll
{i}
yol parası
toll
{f}
gong çalmak
toll
{i}
pay
toll
{i}
değirmen hakkı
toll
{i}
telefon ücreti
toll
(fiil) çalmak, çan çalmak, gong çalmak
toll
geçiş ücreti: The toll for this bridge is five hundred thousand liras. Bu köprünün geçiş ücreti beş yüz bin lira. 2
toll
{f}
(çan) ağır ağır çalmak; (çanı) ağır ağır çalmak
English - English
Definition of
to draw; to entice; to allure
in English English dictionary
toll
to draw; to entice; to allure
Hyphenation
to draw; to entice; to al·lure
Pronunciation
Resimler
Google Resimler
Bing Resimler
History
to draw; to entice; to allure
downy yellow violet
More...
Clear
Favorites
More...
Clear