O çift neredeyse her gece içer.
- That couple gets soused nearly every night.
Dün gece neredeyse hiç uyuyamadım.
- I could hardly get a wink of sleep last night.
Tom hemen hemen her gece dışarıda yer.
- Tom eats out almost every night.
Hemen hemen her gece uyumak için ağladım.
- I cried myself to sleep almost every night.
Zombi kıyameti yakın!
- The zombie apocalypse is nigh!
Dün gece tren istasyonu yakınında bir yangın vardı.
- There was a fire near the train station last night.
Ben gecenin geri kalanını onun yanında geçirdim.
- I spent the rest of the night beside her.
Tom bütün geceyi gölün yanında küçük bir kabinde geçirdi.
- Tom spent the night in the small cabin near the lake.