to do a favour (noun sense 1) for; to show beneficence toward

listen to the pronunciation of to do a favour (noun sense 1) for; to show beneficence toward
English - Turkish

Definition of to do a favour (noun sense 1) for; to show beneficence toward in English Turkish dictionary

favour
kayırmak
favour
lütuf
favour
lütfetmek
favour
dostça davranış
favour
atiyye
favour
yüreklendirmek
favour
desteklemek
favour
{f} lütfet
favour
kayırma
favour
iltimas
favour
destek

Ben önerini destekliyorum. - I am in favour of your proposal.

favour
yanında olmak
favour
yardım
favour
yardımda bulunmak
favour
şereflendirmek
favour
{i} hediye (sürpriz)
favour
(isim) lütuf, iyilik, yardım, sevilme, beğenilme, hediye (sürpriz), ayrıcalık, koruma, iltimas, kayırma, taraftarlık
favour
kabul etmek
English - English
favour
To do a favor (noun sense 1) for; to show beneficence toward
favor
to do a favour (noun sense 1) for; to show beneficence toward
Favorites