İki ülke bu ihtilaf üzerine politik bir anlaşmaya vardı.
- The two countries came to a political settlement over this dispute.
Leyla bir tedarikçiyle olan acı bir hukuki ihtilaf sonrasında şirketini kaybetti.
- Layla lost her company after a bitter legal dispute with a supplier.
Sendika tartışma için hükümetten arabuluculuk istedi.
- The union has asked for the mediation of the government in the dispute.
Uzun bir tartışmadan sonra kömür madenleri kapatıldı ve kalan madenciler işten çıkarıldılar.
- After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.
Endüstriyel anlaşmazlıklar hala bir sorundur.
- Industrial disputes are still a problem.
Ülkeler barışçıl amaçlarla anlaşmazlıkları çözmekle ilgileniyorlardı.
- The countries concerned settled the dispute by peaceful means.
Onlar münakaşaya karışmak istemediler.
- They did not wish to become embroiled in the dispute.
Endüstriyel anlaşmazlıklar hala bir sorundur.
- Industrial disputes are still a problem.
Uzun bir tartışmadan sonra kömür madenleri kapatıldı ve kalan madenciler işten çıkarıldılar.
- After a long dispute the coal mines closed and the remaining miners were paid off.
Ancak uzun bir tartışmadan sonra bir sonuca vardılar.
- Only after a long dispute did they come to a conclusion.
They disputed my well-intended proposal.
to dispute assertions or arguments.
... penalties that could be visited on them in the event of a dispute. And when the owner ...
... There's been a lot of dispute about the kind of impact that we ...