to disprove or make void; to refute

listen to the pronunciation of to disprove or make void; to refute
English - Turkish

Definition of to disprove or make void; to refute in English Turkish dictionary

improve
geliştirmek

Rahip insanların maneviyatını geliştirmek için çalıştı. - The priest tried to improve the people's morals.

Tom İngilizcesini geliştirmek için çok çalışıyor. - Tom is working hard to improve his English.

improve
{f} gelişmek
improve
ilerletmek

Macarcamı ilerletmek istiyorum. - I'd like to improve my Hungarian.

Fransızcamı ilerletmek istiyorum ama gerçekten hiç vaktim yok. - I would like to improve my French but I really have no time.

improve
{f} artırmak

Sarımsak yemeğin lezzetini artırmak için kullanılır. - Garlic is used to improve the taste of food.

improve
{f} düzeltmek

Durumu düzeltmek için daha çok çalışmalıyız. - To improve the situation, we must work harder.

improve
{f} düzelmek
improve
{f} iyileştirmek

Dan, diğerlerinin yaşamını iyileştirmek istedi. - Dan wanted to improve the lives of others.

Tom hastaların yaşam kalitesini iyileştirmek için gücü dahilinde her şeyi yapıyor. - Tom is doing everything within his power to improve the patients quality of life.

improve
kalkındırmak
improve
bayındırlaştırmak
improve
onmak
improve
değerlendirmek
improve
geliştirme

Roosevelt, Amerika'nın Japonya ile ilişkileri geliştirmek için çok çalıştı. - Roosevelt worked hard to improve America's relations with Japan.

Tom İngilizcesini geliştirmek için çok çalışıyor. - Tom is working hard to improve his English.

improve
iyiye gitmek
improve
yola girmek
improve
duzelmek
improve
istifadeli bir hale getirmek
improve
{f} yükselmek
improve
{f} düzeltmek, yoluna koymak; düzelmek, yola girmek: Özhan's health is improving. Özhan'ın sağlığı düzeliyor
improve
(Askeri) İYİLEŞTİRMEK, ISLAH ETMEK, GELİŞTİRMEK, DÜZELTMEK
English - English
improve
to disprove or make void; to refute
Favorites