Select Keyboard: Türkçe ▾ X
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|---|
| ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
English - Turkish
Definition of to display; to spread in English Turkish dictionary
- splay
- meyil
- splay
- meyil vermek
- splay
- geniş ve yayvan; pahlı; kaba; acayip; eğri büğrü
- splay
- yayvanlık
- splay
- {s} yayvan
- splay
- {s} geniş
- splay
- (fiil) dışa doğru genişletmek, genişlemek, yayılmak, şevli yapmak, yerinden çıkarmak (omuz)
- splay
- eğim
- splay
- meyilli kısım
- splay
- (isim) şev, dışa doğru eğim
- splay
- {f} dışa doğru genişletmek
- splay
- {s} taraklı
- splay
- {f} şevli yapmak
- splay
- atın omuzunu yerinden çıkarmak
- splay
- şataf
- splay
- geniş ve yayvan
- splay
- {f} genişlemek
- splay
- {f} yerinden çıkarmak (omuz)
- splay
- {s} kaba
- splay
- {s} şevli
Related Terms
English - English
Definition of to display; to spread in English English dictionary
- splay
to display; to spread
Pronunciation
Resimler
History
Favorites