to disown, refuse, contradict, gainsay

listen to the pronunciation of to disown, refuse, contradict, gainsay
English - Turkish

Definition of to disown, refuse, contradict, gainsay in English Turkish dictionary

deny
{f} inkâr etmek

Çalışan ailelerin çocukları için kaliteli bir eğitimi inkar etmek çalışan aileler için sağlık hizmetlerini ya da çocuk bakımını inkar etmek kadar yanlıştır. - Denying a quality education to the children of working families is as wrong as denying health care or child care to working families.

Dünyada İngilizce'nin en yaygın şekilde konuşulan dil olduğunu inkar etmek yok. - There is no denying that English is the most widely spoken language in the world.

deny
yadsımak
deny
{f} yalanlamak

O, hikayeyi yalanlamak için acele etti. - She hastened to deny the story.

deny
{f} reddetmek

Açık olanı reddetmek aptalca. - Denying the obvious is stupid.

İsteğini reddetmek zorundayım. - I have to deny your request.

deny
{f} mahrum etmek
deny
{f} yoksun bırakmak
deny
danmak
deny
tanımamak
deny
yoksamak
deny
(Askeri) Reddetmek, inkar etmek, -den mahrum etmek
deny
inkar et,reddet
deny
esirge/inkar et
deny
deny oneself feragat etmek
deny
imtina etmek kırmak
deny
{f} -den yoksun bırakmak, esirgemek, vermemek
English - English
{v} deny
to disown, refuse, contradict, gainsay
Favorites