Bir şeyi yıkmak, yapmaktan çok daha kolaydır.
- Destroying things is much easier than making them.
Tom projeyi mahvetmek için bir komplo düzenledi.
- Tom orchestrated a plot to destroy the project.
Çocuklar bilye oyunları için yerde küçük bir oyuk açtılar.
- The children made a small hole in the ground for their game of marbles.
Tom, çocukların kum kalesini imha etti.
- Tom destroyed the children's sand castle.
Almanlar Kraliyet Hava Kuvvetlerini imha etmeyi ve İngiltere'yi işgal etmeyi planladılar.
- The Germans planned to destroy the Royal Air Force and invade Britain.
YouTube'u yok etmek istiyorum.
- I wanna destroy YouTube.
O onu yok etmek istedi.
- He wanted to destroy it.
Onu yok ettiklerine inanıyordu.
- He believed that they had destroyed it.
Askerlerin görevi köprüyü yok etmekti.
- The soldiers' mission was to destroy the bridge.
Tutukluluğu sırasında Tom hücrede birkaç ay geçirdi.
- During his detention, Tom spent several months in the hole.
Anlatı boşluklarla dolu.
- The story is full of holes.
Neden 5 ve 50 yenlik bozuk paraların ortasında boşluk var?
- Why do the five yen coin and the fifty yen coin have holes in the center?
She completely holed the argument.
Destroying a rabid dog is required by law.
Hooligans destroy unprovoked.
Smoking destroys the natural subtlety of the palate.
The earthquake destroyed several apartment complexes.
The memory leak happened because we forgot to destroy the temporary lists.
The bomb tore apart most of the town hall.
... but a new creature is coming in that threatens to destroy them. ...