O, ona bir çekiçle vurdu.
- She hit him with a hammer.
Pencereyi kırmak için bir çekiç kullanıldı.
- A hammer was used to break the window.
O, ona bir çekiçle vurdu.
- She hit him with a hammer.
Tom onu bir çekiçle onardı.
- Tom fixed it with a hammer.
We hammered them 5-0!.