to cumulate

listen to the pronunciation of to cumulate
English - Turkish

Definition of to cumulate in English Turkish dictionary

accumulate
{f} yığmak
accumulate
{f} birikmek
accumulate
biriktirmek
accumulate
(Askeri) BİRİKTİRMEK; YIĞMAK; TOPLAMAK; BİRİKMEK; ÇOĞALMAK; YIĞILMAK
accumulate
(Tekstil) yığmak (biriktirmek, depolamak, kümelemek, toplamak, depo etmek)
accumulate
biriktir

Tom büyük bir servet biriktirdi. - Tom accumulated a large fortune.

O büyük bir servet biriktirdi. - He accumulated a large fortune.

accumulate
{f} toplamak
cumulate
biriktirmek
cumulate
(Denizbilim) birikme
accumulate
çoğalmak
accumulate
yığılmak
accumulate, amass
Biriktirmek biriktikçe
accumulate
toplamak biriktirmek
accumulate
{f} toplanmak
cumulate
kümülat (yerçekimi-çökelmesi sonucu kristallerin birikmesi ile oluşan sokulum kor kayaçlarına uygulanan bir terim)
cumulate
birikmek
English - English
To accumulate; to amass
To be accumulated
accumulated, agglomerated, amassed
{n} the act of heaping up, not used
{f} accumulate, amass
collect or gather; "Journals are accumulating in my office"; "The work keeps piling up"
To gather or throw into a heap; to heap together; to accumulate
accumulate
to cumulate

    Hyphenation

    to cu·mu·late

    Pronunciation

    Etymology

    [ t&, tu, 'tü ] (preposition.) before 12th century. Middle English, from Old English tO; akin to Old High German zuo to, Latin donec as long as, until.
Favorites